Unilever geçen yıl, ürün portföyü kapsamında kullandığı net plastik miktarını azaltacağı taahhüdünde bulunan ilk büyük tüketim ürünleri firması oldu. Bu taahhüt doğrultusunda firma, 2025 yılına kadar kullandığı plastik ambalaj miktarını 100.000 tonun üzerinde azaltarak ve (tüketici sonrası) geri dönüştürülmüş plastik kullanımını artırarak toplam birincil plastik kullanımını yarı yarıya azaltacağını açıkladı.
Unilever söz konusu taahhüdünün ardından geçen bir yıl boyunca, Covid-19’un yarattığı zorlu koşullara rağmen küresel çapta ilerleme kaydetmeyi başardı. Buna göre;
- Unilever’in tüketici sonrası geri dönüştürülmüş plastik kullanımı (PCR) yaklaşık 75.000 ton arttı. Bu rakam şirketin toplam plastik ayak izi miktarının yüzde 10’undan fazlasına denk gelirken, 2019 yılı ile karşılaştırıldığında PCR kullanımında önemli bir artışı da beraberinde getirdi ve şirketin, 2025 yılına kadar tüm ambalajlarında en az yüzde 25 oranında PCR kullanma hedefi doğrultusunda güçlü bir ilerleme kaydedilmesini sağladı. Unilever, önümüzdeki 12 ay içinde mevcut PCR kullanımını iki katına çıkarmayı hedefliyor.
- Şirket ayrıca, net plastik kullanımını da azaltarak, yılda yaklaşık 4.500 ton plastik tasarrufunun gerçekleştirilmesini sağlayacak geri dönüştürülmüş kâğıttan üretilen dondurma kabı inovasyonunu hayata geçirdi.
Alan Jope: “Hızlı şekilde döngüsel ekonomiye geçmemiz önemli…”
Unilever Dünya Başkanı Alan Jope, “Tüketip atma kültürü ve tüketip atma iş modeli, hayatlarımızda hüküm sürmeye ve gezegenimize zarar vermeye devam ediyor. İçinde bulunduğumuz bu dönemde, koşullar her ne kadar zorlayıcı olsa da plastik kirliliğini göz ardı edemeyiz. Bu nedenle gerek bizim gerekse içinde yer aldığımız endüstrimizin bu alanda ilerleme kaydetmesi, kullanılan plastik miktarını azaltmaya devam etmesi ve hızlı bir şekilde döngüsel ekonomiye geçmemiz oldukça önemli” şeklinde konuştu.
Mustafa Seçkin: “Pandemiye rağmen taahhütlerimizin arkasında duruyoruz”
Unilever Türkiye ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Seçkin de global hedefler doğrultusunda Türkiye’de önemli adımlar attıklarını, ancak daha gidilecek uzun bir yol olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Mart ayından itibaren tüm dünyayla birlikte Türkiye’yi de etkileyen pandemi nedeniyle plastik konusundaki hedeflerimizi gerçekleştirmek daha da zorlaştı. Bazı alanlarda kısmi duraklamalar oldu, ancak tüm bunlara rağmen hedeflerimizin içeriği ve zamanlaması değişmedi. Unilever Türkiye olarak plastik kullanımımızı yüzde 11 azaltmayı başardık. Daha iyi plastik, daha az plastik ve plastiksiz çözümler yaklaşımıyla geliştirdiğimiz inovasyonlarımızı raflara taşımaya ve tüketicilerimizle buluşturmaya devam ediyoruz. Knorr markamızla ‘Dünyanın ilk geri dönüştürülebilir çorba ambalajını’ üretmeyi başardık. Ayrıca Türkiye’de döngüsel ekonominin geliştirilmesi için de öncü oluyoruz. Yeni ve modern bir geri dönüştürülmüş plastik işleme (PCR) tesisinin sıfırdan kurulmasına katkı sunduk. Plastiğin atık olarak çevreye bırakılmaması için İş Dünyası İçin Plastik Girişimi’nin ilk imzacılarından birisi olduk. Taahhütlerimizin arkasında durmaya devam ediyoruz.”
‘Daha Az Plastik, Daha İyi Plastik ve Plastiksiz’ çözümler çerçevesinde globalde ve Türkiye’de yapılan çalışmalardan bazıları:
- ‘Daha Az Plastik’ çerçevesi kapsamında Unilever, aralarında Carte d’Or markasının kâğıttan üretilmiş ve geri dönüştürülebilen dondurma kaplarının da yer aldığı çeşitli yeni ambalaj formatlarını hayata geçirdi, Fransa’da Signal, başlığı değiştirilebilen ve saf plastik kullanımını yüzde 95 oranında azaltan diş fırçasını tüketicilerle buluşturdu.
- Türkiye’de 2020 yılında, tüm kategorilerde kullanılan plastik ambalaj miktarı 397 ton azaltıldı.
- Algida Keyif, yüzde 15 daha az plastik ile yeni tasarım ambalajlarını piyasaya sürdü.
- ‘Daha İyi Plastik’ çerçevesi, Dove’un yüzde 100 geri dönüştürülmüş plastik şişe kullanımının teknik açıdan mümkün olduğu Kuzey Amerika ve Avrupa’da bu ambalaj formatına geçmesini sağladı. OMO ise ambalaj ve formülasyonunda gerçekleştirdiği değişikliklerle çevresel etkisini önemli ölçüde azalttığı sıvı deterjan ürününün tekrar lansmanını gerçekleştirdi.
- Türkiye’de ambalajlarda kullanılan geri dönüştürülebilir plastik oranı yüzde 87’den 93’e çıkarıldı. Hedef, 2025’e kadar yüzde 100’e ulaşmak.
- Dove ve Simple, 2020 yılında yüzde 100 geri dönüştürülmüş plastikten üretilen ambalajlarını piyasaya sürdü.
- ‘Plastiksiz çözümler’ çerçevesi kapsamında ise tamamen biyolojik olarak çözünebilen çay poşetlerini lanse eden PG Tips, 2021 yılına kadar kutularındaki plastik filmi kullanımına son verecek.
- Türkiye’de plastiksiz çözümler geliştirmeye Ağız Bakım kategorisinde Signal ve Love, Beauty and Planet bambu diş fırçaları ile devam edildi.
Tekrar dolum ve tekrar kullanım devrimi
- Unilever, OMO ve Cif markalarına ait konsantre ürünler için evde tekrar dolum inovasyonlarıyla başarı elde ederken, OMO Konsantre Unilever’in ilk evde sulandırılan (su karıştırılarak seyretilen) çamaşır deterjanı markası oldu. 2019 yılında Brezilya’da lansmanı gerçekleştirilen bu format büyük başarı elde etti.
- Cif Ecorefills, Birleşik Krallık’taki lansmanını takip eden 12 ay içinde sadece tek başına ülkede 171 ton plastik tasarrufu elde edilmesini ve yüzbinlerce müşterinin yeni şişe satın almak yerine tekrar kullanılabilen sprey şişeleri tercih etmesini sağladı.
Unilever Hakkında
Unilever, 190’dan fazla ülkede satılan ürünleri ile her gün 2,5 milyar tüketiciye ulaşan, Gıda, Ev Bakım, Kişisel Bakım ve İçecek Ürünleri konusunda dünyanın önde gelen tedarikçilerinden biridir. Dünya genelinde 150.000 çalışanı olan Unilever, 2019 yılında 52 milyar Euro yıllık satış hacmine ulaşmıştır. Şirketin kapsama alanının yarısından fazlası, gelişen ve yükselen pazarlarda yer almaktadır.
Unilever Türkiye portföyünde; OMO, Rinso, Yumoş, Domestos, Cif, Elidor, Dove, Dove Men, Toni&Guy, Signal, Clear, Rexona, Axe, Lipton, Knorr, Calve, Algida, Carte d’Or, Cornetto, Magnum, Max, Vim, Pure Line, Simple, Lifebuoy, Love Beauty and Planet, Unilever Food Solutions ve Vaseline markaları yer almaktadır.
Unilever Sürdürülebilir Yaşam Planı (USLP), şirket stratejisinin temelini oluşturmakta ve şunları hedeflemektedir:
- 2030’a kadar ürünlerimizden kaynaklanan çevresel etkimizi yarı yarıya azaltmak
- 2020’ye kadar bir milyardan fazla insanın sağlık ve refahlarının iyileştirmek için harekete geçmesine yardımcı olmak
- 2020’ye kadar milyonlarca insanın geçim kaynaklarını iyileştirmek
USLP, büyümeyi ve şirkete duyulan güveni artırarak değer yaratmakta, maliyetleri düşürürken riskleri azaltmaktadır. Unilever’in, sürdürülebilir yaşam markaları, 2019’da, şirketin işinin geri kalanından yüzde 75 daha fazla büyümüş ve şirketin büyümesine yüzde 78 oranında katkı sağlamıştır.
2010 yılından bu yana, Unilever Sürdürülebilir Yaşam Planı aracılığıyla, bir milyardan fazla insanın sağlığını ve refahını geliştirmesine, çevresel ayak izimizi yarıya indirmeye ve işimizi büyütürken milyonlarca insanın geçim kaynaklarını artırmaya yardımcı olmak için harekete geçiyoruz. Şimdiden önemli ilerlemeler kaydettik ve hedefimizi genişletmeye devam ediyoruz. Son olarak 2025 yılına kadar plastik ambalajlarımızın yüzde 100'ünün tamamen yeniden kullanılabilir, geri dönüştürülebilir veya gübrelenebilir olmasını sağlamayı taahhüt ettik. Yapılması gereken daha çok şey olsa da 2019 yılında Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi'nde sektör lideri ve 2020 yılında on yıl üst üste Globescan/SustainAbility Global Kurumsal Sürdürülebilirlik Liderleri anketinde en üst sırada yer alan şirket olarak tanınmaktan gurur duyuyoruz.