Unilever ilk günden bu yana yenilikçiliğin ön saflarında yer almıştır. Şimdi de bu öncü ruhumuzu pazarlama içeriği oluşturma yöntemimizde bir çığır açmak için kullanıyoruz.
Ne satın alacağımızı belirleyen daha fazla temas noktası ve daha fazla mecranın olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Markalar için bu, medya, sosyal, perakende ve arama platformlarında dikkat çekmenin daha fazla yolu anlamına geliyor. Her an, markalarımız için etkileşim kurmak, talep yaratmak ve dönüştürmek için bir fırsattır.
Artan içerik talebini karşılamamız, ilgilerinin yüksek olduğu bir zamanda hizmet verdiğimiz 3,4 milyar insanın farklı ihtiyaç ve isteklerini karşılamamız gerekiyor. Teknoloji, yaratıcılığı geliştirip kaliteyi, güzelliği, hızı ve maliyet tasarrufunu artırırken bunu tutarlı bir şekilde ve büyük ölçekte yapmamıza yardımcı oluyor.
Bu nedenle benzer görüşteki ortaklarla birlikte çalışarak yaklaşımımızı yeniden keşfediyoruz ve en büyük açılımlardan biri mükemmel piksellere sahip ürün görselleriyle başlıyor.
Markalarımız için dijital ikizler yaratmak
Ürün görsellerimiz marka değerimiz için çok önemlidir. Markalarımızın rakipleri arasında öne çıkmasına yardımcı olur, rağbet görmesini sağlar ve tutarlılık ile kaliteyi yeniden teyit eder.
Yeni olan şey ise Real-Time 3D, Nvidia Omniverse ve OpenUSD gibi teknolojileri kullanarak artık her paketin dijital ikizlerini oluşturabiliyor olmamızdır. Bu 3D kopyalar, bir ürünün daha önce hiç elde edemediğimiz bir gerçekçilik düzeyinde tamamen doğru bir dijital temsilini sağlamak için her ölçüyü, tonu ve şekli yansıtıyor.
Yaratıcı ekiplerimiz daha sonra ürün görsellerini yapay zeka ile geliştirilmiş yaratıcı çalışma süreçlerimize sorunsuz bir şekilde entegre ederek işlem genelindeki tekrarları ortalama beşten bire indirebiliyor. Ayrıca, tek bir ürün çekiminden ifadeleri, dilleri, arka planları ve daha fazlasını yeniden kullanabiliyor, TV'den dijital ticarete ve daha fazlasına kadar birden fazla mecra için benzeri görülmemiş hızlarda farklı formatlar, varyantlar, varlıklar ve sürümler sunabiliyorlar.
Yaratıcılık ile kampanyalar yürütmek
Bu verimlilik, ekiplerimizin yaratıcılığın insani unsurlarına odaklanmasını sağlarken, uzun teknik üretim süreçleriyle ilişkili maliyetleri ve enerjiyi azaltıyor.
“Bu sadece daha fazla içerik yayınlamakla ilgili değil – bunu herkes yapabilir. Bu, insanların ihtiyaçlarını ve arzularını derinlemesine anlamakla başlamak, insanların ilgisini çekecek ve onlarla bağlantı kuracak kampanyalar oluşturmak için yaratıcılığı kullanmak; ayrıca geniş ölçekte istek uyandırmak için yüksek kaliteli bir içerik oluşturma makinesi kullanmakla ilgilidir.” diyor Unilever Büyüme ve Pazarlama Direktörü Esi Eggleston Bracey.
“Ürün ikizlerimiz her yerde ve her zaman, doğru ve tutarlı bir şekilde kullanılabiliyor, böylece içerik daha hızlı ve markaya uygun bir şekilde üretiliyor. Biz buna yaşam hızında yaratıcılık diyoruz.”
İşletmelerin büyümesi üzerindeki etkileri
Bu sadece yaratıcılık açısından harika bir şey değil; aynı zamanda kârlılığı da etkileyebilecek bir hamle. Dijital ikizlerle üretim ve pazarlama süreçlerini kolaylaştırabiliyor, geleneksel yöntemlerle ilişkili zaman ve maliyetleri azaltabiliyor, talep edilebilirliği artırabiliyor ve ürünleri daha önce hiç olmadığı kadar hızlı bir şekilde pazara sunabiliyoruz.
Örneğin, Beauty & Wellbeing markalarımız bu teknolojiye öncülük eden ilk markalar oldu ve şu anda TRESemmé, Dove, Vaseline ve Clear ürün gruplarında dijital ikizleri daha geniş içerik oluşturma çalışma süreçlerine entegre ediyorlar.
Sonuçlar da şimdiden içerik oluşturmada %55'e varan tasarruf ve %65 daha hızlı geri dönüş gösteriyor. Analizler, bu görsellerle etkileşimin daha yüksek olduğunu, kullanıcıların dikkatini önceki varlıklara kıyasla üç kat daha uzun süre tuttuğunu ve tıklama oranlarının iki katına çıktığını gösteriyor.
“Dijital ikizlerimiz tek başına çalışmıyor. Bunları içerik ekosistemimize entegre etmek için Unilever'de özel araçlar oluşturduk” diyor Esi.
“Bir zamanlar karmaşık ve yavaş işleyen bir süreci, ekiplerimizin en iyi yaptıkları işe odaklanmalarını sağlayan bir pazarlama sistemine dönüştürdük; daha büyük düşünmek, yaratıcı olmak, sınırları zorlamak ve markalarımız için mucize yaratmak” diye ekliyor.