Geç içerik

Doğal bir felaket yaşandığında birinci öncelik hijyen oluyor

Yayınlandı:

Lifebuoy kriz ve acil durum zamanlarında her zaman müdahale ederek etkilenen nüfusa ürün bağışında bulunuyor. Ancak sabun salgın hastalıkların önlenmesinde sadece ilk adım niteliğinde. Bu nedenle marka artık rolünü bir üst seviyeye taşıyor.

Aarti Daryanani

Her yıl, şirket değerlerimize hayat veren ve Unilever’in bir parçası olmayı gerçek anlamda içselleştiren bireyleri ödüllendiriyoruz. 2018 ‘Etki Yaratan Kahramanlar’ımız (Heroes with Impact) günlük işlerinin ötesinde çalışmalar gerçekleştirdiler. Bu kahramanların hikayeleri tutkunun, bir amaç için çaba harcamanın ve gayretin adeta resmini çiziyor.

Her yaşanan doğal felaket yerel halkın yaşamlarında yıkıcı bir etkiye yaratıyor. İnsan yaşamı için gerekli olan temel altyapılar büyük hasara uğrarken halk aşırı kalabalık yerleşim yerlerinde ve kamplarda yaşamak zorunda kalıyor. Bu yerler mikropların üremesi için mükemmel yerler haline geliyor ve acil durum nedeniyle evlerinden olan çocuklar arasında ölümün neredeyse %30’unun nedeni olan ishal gibi hastalıkları beraberinde getiriyor.

Unilever olarak acil durumlara ve felaketlere müdahalede gurur duyduğumuz bir geçmişe sahibiz. Lifebuoy marka sabunlarımız gibi çeşitli ürünlerimizi bağışlayarak bu olaylardan etkilenenlere yardımcı oluyoruz.

Dünyada En Hassas Durumdaki İnsanların Bir Bölümünü Desteklemek

Lifebuoy Global Sosyal Misyon Yöneticisi Aarti Daryanani ve Unilever Hero, bir adım daha öteye gitmenin gerekli olduğunu gördüler. Daryanani: “Evet, sabun temin etmek çok önemli ancak biz kendimize bunun yeterli olup olmadığını sorduk. Çünkü insanlara sadece bir kalıp sabun vermek onların bunu illaki kullanacağı anlamına gelmiyor” dedi.

Aarti, Lifebuoy markasının yaşamları kurtarma amacının en çok da salgın hastalıkların kol gezdiği acil durumlarla ilişkili olduğunu fark etmiş ve bu hassas gruplar arasında hijyen sağlamaya yönelik yeni tutumlar geliştirmenin gerekli olduğunu anlamış. Bu motivasyonla İnsani yardım örgütü Oxfam’la bir işbirliği gerçekleştirerek dünyanın ilk acil durumlarda davranış değişikliği yaratma programını geliştirmiş.

Aarti “Oxfam’la gerçekleştirdiğimiz işbirliği çerçevesinde derinlemesine araştırmalar yaparak acil durumlarla yüzleşmek zorunda kalan ailelerin yaşamlarını anlamaya çalıştık” şeklinde konuştu. Bu çalışmalar sonunda Mum’s Magic Hands (MMH, Annelerin Sihirli Elleri), adıyla anneleri hedefleyen bir hijyen programı oluşturulmuş.

Aarti sözlerine şu şekilde devam etti: “MMH’nın yürüttüğü çalışmalar sayesinde el yıkamanın önemine dikkat çekerek, annelere yaşamlarındaki zorlu koşullara rağmen iyi hijyen uygulamaları sayesinde çocuklarının sağlıklı büyüyebileceklerini öğrettik. Aynı zamanda sabunla el yıkamaya yönelik uygun bir ortam oluşturabilmek için kendilerine gerekli araçları sağladık.”

Peki nasıl sonuçlar elde ettik?

2015 Nepal depreminin ardından MMH ülkenin en fazla etkilenen sağlık biriminde faaliyetlerine başladı. Sabun kullanım oranlarını yemek yeme öncesinde %18, yemek pişirme öncesinde %17 ve tuvalet kullanımı sonrasında %45 arttırarak programın başarısını kanıtlamış oldu.

Bu başarının ardından Aarti MMH için tekrarlanabilir bir model geliştirerek şu ana kadar sekizden fazla acil durum olayında uygulanmasını sağladı. Kendisi ayrıca Oxfam ile çalışarak açık kaynak olan ve MMH’ı uygulamak isteyen herhangi tüm insani yardım örgütlerinin erişebileceği bir çevrimiçi araç kiti hazırladı.

Yakın zaman önce Lifebuoy Bangladeş’in Cox’s Bazaar bölgesinde yaşayan Rohinyalı mültecilere için aktif bir şekilde çalıştı. Lifebuoy Friendship isimli STK ile 20.000 mülteciye sağlıklı hijyen alışkanlıkları hakkında eğitim verdi. Aarti de Rohinyali mültecilerin kaldıkları bu kampları ziyaret etti.

Kendisi yapılan çalışmayı şu şekilde anlattı: “Bu topluluk çok büyük zulüm gördü ve sürgünde yaşamak zorunda kaldı. Böyle bir topluluğun bazı sorunlarını bir nebze de olsa azaltabildiğimizi görmek beni çok mutlu etti. MMH annelerin çoğunlukla kendilerini toplumdan izole ettikleri yalnız rutinlerinden onları özgürleştirerek kendileri ve aileleri için daha sağlıklı bir hayat sürmek için beraber çalışmaya teşvik etti”.

“Bir marka olarak acil durum alanında elde ettiğimiz başarılar beni gerçekten gururlandırıyor. Farklı parçalara ayrılmış böyle bir dünyada kendi amacımızı bulmak ve bu amaç doğrultusunda hareket etmek çok önemli.

Watch this short video to hear more from Aarti

Başa dön