Teknoloji dünyayı değiştiriyor dersek abartmış olmayız. Büyük verilerden robotlara, akıllı cep telefonlarından uzay turizmine kadar insanların teknolojiye erişme ve onunla etkileşim kurma yöntemleri hızlı bir dönüşümden geçiyor.
Peki, tüm bu gelişmelerin sürdürülebilirlik açısından getirdiği fırsatlardan nasıl faydalanabiliriz?
Unilever olarak misyonumuz, sürdürülebilir yaşamı yaygınlaştırmak. Bu misyonumuzu gerçekleştirmek içinse kendi değer zincirimizden başlayarak teknolojiyi kullanıyoruz.
Kapsamı genişletilen çözümler
İleri teknolojiyi dünya genelindeki tüm toplumların erişimine sunmak için IT uzmanlarımız, Sürdürülebilirlik Merkezimiz (CSO) ve gerek işimizin çeşitli noktalarındaki gerekse de şirket dışındaki ortaklarımız ile işbirlikleri gerçekleştiriyoruz.
Birlikte çalışarak küçük ölçekli çiftçilerin ve mikro-perakendecilerin geçim kaynaklarını uzun vadede iyileştirecek teknolojilerin hem kapsamını hem de ölçeğini genişletiyoruz.
“CSO, yeni ve etkisi yüksek iş modellerine yönelik ortaklıkları desteklemeye büyük önem veriyor" şeklinde konuşan Yeni İş Modelleri ve İnovasyonlar Global Direktörü Clive Allison, “Bu ortaklıkların pek çoğu dijital bir boyut gerektiriyor. Bu alanda Unilever'in gücünden ve ölçeğinden faydalanmamız çok mantıklı" ifadelerini kullanıyor.
Sürdürülebilir İş Teknolojisi, Global IT İnovasyon Müdürü Courtney Holm ise “Sürdürülebilir İş Teknolojisi ekibi, sürdürülebilir büyüme sağlamak için organizasyonumuzdaki tüm arkadaşlarımızın kullanabileceği dijital teknolojileri içeren bir araç kiti oluşturuyor," diye ekliyor.
“Her gün, sürdürülebilir yaşamı yaygınlaştırmak için teknolojiden ve inovasyonlardan faydalanıyoruz."
İşte, buna üç örnek...
Unilever'in teknoloji ekibi tarafından geliştirilen program, düşük bant genişliğine sahip kırsal bölgelerdeki perakendecilerin, cep telefonlarında çalışan veya çevrimdışı olarak video dersleri sunan bir eğitim uygulamasını kullanarak RISE Akademi'ye erişmelerini amaçlıyor.
Bu uygulama sayesinde perakendeciler müşteri hizmetlerinden pazarlama ve özgüvene kadar çeşitli konuları kapsayan kurslara erişebiliyor. Unilever Yerel Müşteri Geliştirme grubu yöneticileri de RISE öğrencilerini eğitimler ve önerilerle destekliyor.
“Burada amaç, perakendecilerin işlerini ileri taşımaları için onları güçlendirmek," diyor, Global Ortaklıklar ve Savunuculuk Yöneticisi Bukunmi Akinseye.
“2018 Eylül ayında Nijerya'da perakendecilere yönelik bir pilot program başlattık. Bu yılın ilerleyen dönemlerinde Sri Lanka ve Filipinler'de başka gruplara da ulaşacağız."
Cuppa Tea programı, çay ekim alanlarımızda üretimi sürdürülebilir şekilde en üst seviyeye çıkarmak amacıyla, Microsoft ve Cranfield Üniversitesi ile işbirliği yapan IT ve AR&GE ekiplerimiz tarafından tasarlandı.
2018 Ekim ayında Kenya, Kericho'da pilot olarak uygulamaya alınması planlanan bu proje, tesis yöneticilerinin ekim alanlarına düşük maliyetli sensörler kurarak çay bahçelerinden gerçek zamanlı verileri toplamalarına olanak tanıyacak.
Böylece, yöneticiler çay toplayan çiftçileri doğru zamanda doğru yere yönlendirebilecek ve gerek en verimli gerekse en kaliteli mahsulü elde etmek için hangi bahçede ne zaman hasat yapılması gerektiğini tespit edecekler.
Kericho'daki pilot program başarılı olursa, Cuppa Tea programını Rwanda ve Tanzanya'daki tesislerde de uygulamayı planlıyoruz. Önümüzdeki 10 yıl içinde, bu çabalarımızın çay verimini %50 oranında artırabileceğini öngörüyoruz.
Tüm dünyada, yaklaşık olarak 1.7 milyar yetişkinin bir banka hesabı yok. Bu nedenle, bu kişiler düşük maliyetli kredilere erişemiyor veya gelecekleri için tasarruf yapamıyor. Ayrıca küçük ölçekli bir işletme sahibi için tek ödeme gönderme ve alma yöntemi nakit kullanmak oluyor.
Jaza Duka bu sistemi değiştirmeyi amaçlıyor. Projenin arkasındaki ekip, küçük işletmelere işletme sermayesi sağlayan ve Unilever'den yaptıkları alımlara göre onlara kredi sağlayan bir platform geliştirdi.
Jaza Duka'nın 2017 Ağustos ayında Kenya'da hayata geçirildiği tarihten bu yana, program aracılığıyla kısa vadeli kredi alan perakendeciler, ilk altı ayda satışlarını ortalama %20 oranında artırdılar.